dikkat ediyorum,
bir tane muhammed çıkmamış bu kadar sünnetçiden...

saçı uzun muhammedin sakalını sünnet diye örnek alıp saçını kısa tutanlar... bıyık kısa saç uzun olur diye şemail koyanlar, sağ elle su içilir, üç yudumda içilir diye yudum sayanlar... hiç aklına getirip de, ben müslümandan başka değilim, ancak Allaha çağırırım, ancak onun için yaşarım.... diyememişler...


muhammed yaşasaydı şimdi, ya da ben yaşasaydım o anda, mutlaka hayranlarından en büyüğü ve yanından ayrılmayanların içinde olurdum... çağımızda her ne kadar onun sünnetini reddediyorsun, sen onu sevmiyorsun deseler de, ben onu seviyorum ki, sadece kur'an diyorum... sadece o kitap yeter... insanları bir insanın adetlerine örfüne değil, sadece birlik olmaya, islam biziz gelin müslüman olun diyebilmek için kendimize haykırıyorum... ben muhammedi sevmesem onun gibi olmak ister miyim?

ben seviyorum mutlaka onu... çünkü hakaretler işitiyor, sürülüyor, arkadaşsız kalıyorum, ama zoruma gitmiyor... mutlaka seviyorum onu, beni devirecekmiş gibi bakıp; "bir siz müslümansınız, peygamberliğe özendiniz, bütün insanlar yanılmış bir siz akıllı çıkmışsınız" diyenlere bakıyorum...

mutlaka seviyorum onu...
atalarımız böyle idi biz de böyleyiz diyenler şirkten döndüğünü söylüyorlar... sonra doğruyu bulduk diye seçtikleri bazı hadisleri put ediniyorlar... sorduğumuzda halen "alimler yanılmış siz mi akıllısınız" diyorlar... huylu huyundan vaz geçmemiş yani...

Sadece kuran diyorum... bana kuranı sorguluyorlar... o çok güvenip inandıklarını iddia ettikleri tercümesi tam anlaşılamaz dedikleri kitabı anlayamamakla suçluyorlar... hadisleri tercüme edince anlayabiliyorlar ama... çelişkileri tevil edebiliyorlar... ve anlayamadıkları kitabı böylece anlayabiliyorlarmış... öyle diyorlar...

ben muhammedi sevmesem, sabreder miyim? inatla anlatır mıyım? gelin bir olalım, iman edenler kardeş olsunlar der miyim?
şu inatçı insanları yola getirmek için neler çekmiştir kim bilir? Allahın tek ilah olduğunu, aracısız tek başına yeterli olduğunu anlatmak o topluma daha kolay değildi şüphesiz...


Allahı rab edindiğini söyleyip, herşeye nasip buymuş diyen köylünün, nazar boncuğunu takıp kem gözlere beddua edişinde gizli geçmişteki yanılgılarımız...

hilal göründü anne oruca başlayalım dediğim annemin, taptığı rabbi ve ayeti yerine takvimi ve televizyonu göstermesinde gizli tebliğimizin zayıflığı...

Eğer ki insanların hakları yenmesin diyorsanız, iş güç sorun değil, ne de olsa ona dönüp hesap vereceğiz, en değerli ücreti rabbimiz verir diyor musunuz?
eğer insanları seviyorsanız, onları cennete çağırmak için can ve malınızı hediye etmek ister misiniz Allaha?

sakalınızın uzunluğundan daha değerli bir şey veremiyorsanız Allaha, bir olalım, birlik olalım, sadece kurana çağıralım, sadece müslümanım diyelim diyemiyorsanız,
hayır siz onu sevmiyorsunuz...


dikkat ediyorum,
bir tane muhammed çıkmamış bu kadar sünnetçiden...